Çiçek Hastalığı

Çiçek hastalığı yok edilmeden önce variola virüsünün neden olduğu bir hastalık çeşididir. İsim benzerliği nedeni ile genelde insanlar suçiçeği hastalığı ile karıştırabilmektedir. Fakat bu hastalık, suçiçeğinden çok daha ciddi seyretmektedir. Vücutta irin dolu kabarcıklar oluşmaktadır ve bu kabarcıklar suçiçeği hastalığının oluşturduğu kabarcıklara göre daha spesifik olduğu için doktorlar tarafından rahatça tespit edilebilmektedir. Suçiçeği hastalığının oluşturduğu kabarcıklar daha yüzeyseldir ve genel olarak gövdede bulunmaktadır. Ancak çiçek hastalığının oluşturduğu irin dolu kabarcıklar daha derindir ve başta yüz olmak üzere göğüs, sırt ve kollarda derin irinli kabuklu kabarcıklar oluşmuştur. Renkleri hastalığın durumuna göre değişmektedir.

Çiçek Hastalığı Nedir?

Çiçek hastalığı tarihte görülen en geniş yayılıma ve ölüme sebep olan bulaşıcı bir hastalıktır. İki türü bulunmaktadır: Variola major ve variola minor olarak adlandırılmaktadır. Variola major yaklaşık %30 öldürücü olmakla birlikte daha ağır seyretmektedir. Variola minör ise daha hafif seyretmektedir ve öldürücülük oranı %1 kadar olduğu bilinmektedir.

Çiçek hastalığına yakalanan 10 kişiden yaklaşık 3’ü ölmektedir. Kurtulan birçok kişinin ise vücudunun çeşitli bölgelerinde özellikle yüzlerinde kalıcı yara izleri oluşmaktadır.

Tarihte ilk aşı, çiçek hastalığı aşısı olarak bilinmektedir. Bu halk sağlığı açısından en büyük başarı olarak kabul edilmektedir. Bu aşının bulunması erken tanı ve takipler sayesinde olmuştur.

Aşılamanın başarısı sayesinde çiçek hastalığı ortadan kaldırılmıştır ve 1977’den beri hiçbir doğal çiçek hastalığı vakası görülmemiştir.

Çiçek Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Çiçek hastalığı olan bir kişiler, hastalık ilerledikçe birkaç aşamadan geçmektedir. Her aşamanın kendi belirti ve semptomları vardır.

1. Kuluçka dönemi; bu aşama 7 ila 19 gün arasında sürmektedir (ortalama süre 10 ila 14 gün).

  • Kuluçka süresi, virüsün bir kişinin vücudunda hasta görünmeden veya hasta hissetmeden önce kaldığı süredir. Bu dönemde, bir kişi genellikle hiçbir semptom göstermez ve kendini iyi hissedebilir.

2. İlk belirtiler; bu aşama 2 ila 4 gün arasında sürmektedir.

Çiçek hastalığı bu aşamada bulaşıcı olabilir, ancak en çok sonraki 2 aşamada bulaşıcıdır (erken döküntü ve püstüler döküntü ve kabuklanma).

  • Yüksek ateş
  • Baş ve vücut ağrıları
  • Bazen kusma

Bu aşamada, hastalar genellikle normal aktivitelerini sürdüremeyecek kadar hastadırlar.

3. Erken döküntü; bu aşama yaklaşık 4 gün sürmektedir.

Hastalığın en bulaşıcı olduğu dönemdir.

  • Döküntü, dilde ve ağızda küçük kırmızı lekeler olarak başlamaktadır. Bu lekeler yaralara dönüşerek büyük miktarda virüsü ağza ve boğaza yaymaktadırlar. Bu aşamada hastada yüksek ateş görülmektedir.
  • Ağızdaki yaralar geçmeye başlayınca, yüzde başlayıp kol ve bacaklara, oradan da el ve ayaklara yayılan bir döküntü belirmektedir. Genellikle 24 saat içinde vücudun tüm bölgelerine yayılmaktadır. Bu kızarıklık ortaya çıktıkça ateş düşmeye başlar ve kişi kendini daha iyi hissetmeye başlamaktadır.
  • Dördüncü gün, cilt yaraları kalın, opak bir sıvı ile dolar ve genellikle merkezde bir çukur bulunmaktadır.

Cilt yaraları sıvıyla dolduğunda, ateş tekrar yükselebilir ve şişliklerin üzerinde kabuklar oluşana kadar yüksek kalmaktadır.

4. Püstüler döküntü ve kabuklar; bu aşama yaklaşık 10 gün sürmektedir.

  • Yaralar püstül haline gelmiştir (derinin altındaki bezelye gibi keskin bir şekilde kabarır, genellikle yuvarlak ve serttir).
  • Yaklaşık 5 gün sonra püstüller bir kabuk oluşturmaya başlar ve ardından kabuklanır.
  • Döküntü ortaya çıktıktan sonraki ikinci haftanın sonunda, yaraların çoğu kabuk bağlamıştır.

Bu aşama hastalığın oldukça bulaşıcı olduğu bir diğer aşamadır.

5. Kabukların dökülmesi; bu aşama yaklaşık 6 gün sürmektedir ve bulaşıcılık devam etmektedir.

  • Kabuklar dökülmeye başlamıştır ve ciltte iz bırakmaktadır. Döküntü ortaya çıktıktan üç hafta sonra, kabukların çoğu düşmüş olacaktır.

6. Kabukların tamamen dökülüp yok olması;

  • Döküntü ortaya çıktıktan dört hafta sonra, tüm kabuklar düşmüş olmalıdır. Tüm kabuklar düştüğünde, kişi artık bulaşıcı değildir.

Çiçek hastalığına yakalanan hastaların ölüm sebebi, büyük oranda hipotansiyon, kılcal damarlarda pıhtılaşma ve dolaşım sisteminde oluşan komplikasyonlardan (dokulara besin ve oksijen taşınamaması, karbondioksit ve metabolitlerin dokulardan uzaklaştırılamaması) kaynaklanmaktadır.

Özetle çiçek hastalığının başlıca belirtileri;

  • Yüksek ateş
  • Titreme
  • Baş ağrısı
  • Karın ağrısı
  • Kusma
  • Şiddetli sırt ağrısı

Çiçek Hastalığı Nasıl Bulaşır?

Çiçek hastalığı, hastaların ağızlarında ve boğazlarında ilk yaralar ortaya çıktığında (erken döküntü aşaması) bulaşıcı hale gelmektedir. Hastalar, öksürdüklerinde veya hapşırdıklarında virüsü yaymaktadırlar ve yayılan damlacıklar; burundan veya ağızdan bulaşarak diğer insanlara yayılmaktadır.

Ciltteki döküntüler kaybolana kadar bulaşıcılık miktarı giderek azalmaktadır. Hasta kişilerin kıyafetlerinden ve yatak takımlarından da hastalık bulaşabilmektedir. Çiçek hastalığı olan kişilerin bulunduğu binalardaki havalandırma sistemleri ile bulaş olabilir ve bu nedenle ilk vakadan 2-3 hafta sonra salgın ortaya çıkabilir. Toplumlarda ortaya çıkan salgınlar ile çiçek hastası olan bir kişinin 5-12 kişiye çiçek hastalığı bulaştırabildiği bulunmuştur. Aşısız toplumlarda bütün bireyler hastalığa karşı duyarlıdır. Bu nedenle hızlı bulaş olmaktadır. Bu hızda bir hasta için 10 kişi olarak hesaplanmıştır.

Çiçek Hastalığını Önleme ve Tedavi Etme

Çiçek hastalığı virüsü için herhangi bir tedavi bulunmamakla birlikte yakalanma olasılığını azaltmak için korunma yöntemleri bulunmaktadır. Yapılan aşılama programları sayesinde variola virüsü yani çiçek hastalığı tamamen ortadan kaldırılmıştır. Sadece laboratuvar ortamında çalışan bireyler risk altında olabilir. Çiçek virüsüne temasta bulunduğu düşünülen kişilerin veya çiçek hastası olan bir kişi ile teması olan kişilerin teması takiben 4 gün içinde aşı olması, hastalığı geçirmesini önleyebilir veya hafif atlatmasını sağlayabilir.

Çiçek hastalığı aşıları:

Çiçek hastalığı, aşı virüsü aşıları olarak da adlandırılan çiçek hastalığı aşıları ile önlenebilmektedir. Aşılar, çiçek hastalığına benzer, ancak daha az zararlı olan bir çiçek hastalığı olan vaccinia adlı bir virüsten yapılmaktadır.

Çoğaltma yetkin çiçek aşıları (ACAM2000 ve APSV), çiçek hastalığı virüsü ile temastan önce veya bir hafta içinde aşı yapılırsa, insanları hastalanmaktan koruyabilmektedir veya hastalığı daha az şiddetli hale getirebilmektedir.

Aşı yapılması gereken dönemler;

  • Virüsle temas etmeden önce aşı, hastalıktan korumaktadır.
  • Virüse maruz kaldıktan sonraki 3 gün içinde aşı, hastalıktan korumaktadır. Hasatlığa yakalanma durumunda hastalık, aşılanmamış bir kişiden çok daha hafif seyretmektedir.
  • Virüse maruz kaldıktan sonraki 4 ila 7 gün içinde aşı, hastalıktan bir miktar koruma sağlamaktadır. Hasta olma durumunda hastalık aşı olmayan kişilere göre daha hafif geçmektedir.

Çiçek hastalığı döküntüleri oluştuktan sonra, yapılan aşı koruyucu olmayacaktır.

Şu anda çiçek hastalığı aşıları, çiçek hastalığı ortadan kaldırıldığı ve virüs artık doğada bulunmadığı için halka açık değildir. Laboratuvar ortamında çalışan ve risk altında olan kişilere aşı yapılmaktadır.

Çiçek hastalığından koruyan antiviral ilaçlar:

  • Temmuz 2018’de FDA, çiçek hastalığının tedavisi için tecovirimat’ı (TPOXX) onaylanmıştır. Laboratuvar testlerinde tecovirimat’ın çiçek hastalığına neden olan virüsün büyümesini durdurduğu ve çiçek hastalığına benzer hastalıkları olan hayvanların tedavisinde etkili olduğunu göstermiştir. Tecovirimat çiçek hastalığı olan kişilerde test edilmemiştir, ancak sağlıklı insanlara verilmiştirSağlıklı insanlarda yapılan test sonuçları, güvenli olduğunu ve sadece küçük yan etkilere neden olduğunu göstermektedir. Çiçek hastalığının tedavisine ek olarak, tecovirimat, advers reaksiyonları tedavi etmek için yeni bir araştırma ilacı (IND) protokolü kapsamında da kullanılabilmektedir.
  • Haziran 2021’de FDA, çiçek hastalığı tedavisi için brincidofovir’i (TEMBEXA) onaylamıştır. Laboratuvar testlerinde, brincidofovir’in çiçek hastalığına neden olan virüsün büyümesini durdurduğu ve çiçek hastalığına benzer hastalıkları olan hayvanların tedavisinde etkili olduğu gösterilmiştir. Brincidofovir, çiçek hastalığı olan kişilerde test edilmemiştir, ancak sağlıklı insanlara ve diğer viral enfeksiyonları olan kişilere verilmiştir. Kemik iliği nakli için brincidofovir alan kişilerde yapılan test sonuçları, en yaygın yan etkilerin ishal, bulantı, kusma ve karın ağrısı olduğunu göstermiştir.
  • Laboratuvar testlerinde, cidofovir’in çiçek hastalığına neden olan virüsün büyümesini durdurduğu ve çiçek hastalığına benzer hastalıkları olan hayvanların tedavisinde etkili olduğu da gösterilmiştir. Cidofovir, çiçek hastalığı olan kişilerde test edilmemiştir, ancak sağlıklı insanlarda ve diğer viral hastalıkları olan kişilerde test edilmiştir. Bu ilaç, etkinlik ve toksisite açısından değerlendirilmeye devam etmektedir. Cidofovir, variola virüsü enfeksiyonlarının tedavisi için FDA onaylı değildir, ancak bir salgın sırasında uygun bir düzenleyici mekanizma (araştırma aşamasındaki yeni bir ilaç [IND] protokolü veya Acil Kullanım İzni gibi) kapsamında kullanılabilmektedir.

Bu ilaçlar çiçek hastalığı olan kişilerde test edilmediğinden, çiçek hastalığı olan bir kişinin bunlarla tedaviden fayda sağlayıp sağlayamayacağı bilinmemektedir. Bununla birlikte, çiçek hastalığı salgını olursa kullanımları düşünülebilir.

Çiçek Aşısı Nedir?

Çiçek hastalığı aşısı, vücudun çiçek hastalığına karşı bağışıklık geliştirmesine yardımcı olarak insanları çiçek hastalığından korumaktadır. Aşı, çiçek hastalığına benzemektedir, ancak daha az zararlı olan bir çiçek hastalığı olan vaccinia adlı bir virüsten yapılmaktadır. Çiçek hastalığı aşısı, diğer birçok aşı gibi öldürülmüş veya zayıflatılmış bir virüs değil, canlı aşı virüsü içermektedir. Bu nedenle aşı olan kişiler aşı virüsünün yayılmasını önlemek için kollarında aşı oldukları yere bakım yaparken önlem almalıdırlar.

Aşı çiçek hastalığı virüsünü içermez ve çiçek hastalığı bulaştırmaz.

Sağlıklı bağışıklık sistemine sahip çoğu insan için canlı virüs aşıları etkili ve güvenli olmaktadır. Bazen canlı virüs aşısı olan bir kişi, kızarıklık, ateş ve baş ve vücut ağrıları gibi hafif semptomlar yaşamaktadır. Bazı insan gruplarında aşı virüsünün komplikasyonları şiddetli olmaktadır.

Şu anda kullanılan diğer canlı virüs aşıları arasında kızamık, kabakulak, kızamıkçık ve suçiçeği bulunmaktadır.

Çiçek aşısı, çiçek hastalığından yaklaşık 3 ila 5 yıl koruyabilmektedir. Bu süreden sonra koruma yeteneği zamanla azalmaktadır. Uzun süreli korumaya için destekleyici aşı yaptırmak gerekmektedir.

Tarihsel olarak aşı, aşılananların %95’inde çiçek hastalığı enfeksiyonunu önlemede etkili olmuştur. Ek olarak, aşının bir kişinin variola virüsüne maruz kalmasından sonraki birkaç gün içinde verildiğinde enfeksiyonu önlediği veya önemli ölçüde azalttığı kanıtlanmıştır.

Aşı Güvenliği;

Çiçek hastalığı aşısı, çiçek hastalığı virüsüne maruz kalınması durumunda alabilecek en iyi korumayı sağlamaktadır. Çiçek hastalığına doğrudan maruz kalan herkes, ne kadar sağlıklı olurlarsa olsunlar, çiçek hastalığı aşısı olmalıdır. Çünkü çiçek hastalığıyla ilişkili risklerin, aşının oluşturduğu risklerden çok daha fazla olduğu bilinmektedir.

Çiçek aşısının yan etkileri ve riskleri  olduğu bilinmektedir. Çoğu insanda, kol ağrısı, ateş ve vücut ağrıları gibi normal, genellikle hafif reaksiyonlar görülmektedir. Bununla birlikte, bazı insanlarda ciddiden hayati tehlikeye kadar değişen reaksiyonlar görülmektedir.

Aşağıdaki durumlarda ciddi yan etkiler görülmesi olasıdır:

  • Kronik cilt rahatsızlığına sahip olmak veya daha önceden geçirmek (özellikle egzama veya atopik dermatit),
  • Zehirli sarmaşık veya sivilce gibi aşılama sırasında cilt de aktif kırılmalar gözlemlemek,
  • Zayıflamış bir bağışıklık sistemine sahip  olmak. Aşağıdaki durumlarda zayıflamış bir bağışıklık sistemini görülebilir:
    • Nakil geçirme durumu,
    • HIV pozitif olma,
    • Kanser geçirmiş olma veya kanser tedavisi görme,
    • Steroidler gibi bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanma.

Çiçek Aşısının Yan Etkileri

Çoğu insan için çiçek hastalığı aşısının güvenli ve etkili olduğu bilinmektedir. Çoğu insan aşıya karşı normal, tipik olarak hafif reaksiyonlar yaşamaktadır, bu da aşının işe yaramaya başladığını göstermektedir. Ancak bazı insanlarda tıbbi müdahale gerektiren reaksiyonlar görülmektedir.

  1. Normal, Tipik Olarak Hafif Reaksiyonlar

Genellikle tedavi gerektirmeyen bu reaksiyonlarla karşılamaktadır:

  • Aşıyı olunan kolda ağrı ve kızarma olabilir.
  • Koltuk altındaki bezler (lenf düğümleri) büyüyebilir ve ağrıyabilir.
  • Hafif ateş çıkabilir.
  • Uykusuzluk ve halsizlik gözlenebilir. Bu, aşı olan her 3 kişiden yaklaşık 1’inde olur.
  1. Ciddi Tepkiler

Geçmişte aşılanan her 1000 kişi için 1 kişi ciddi ancak yaşamı tehdit etmeyen reaksiyonlar yaşamıştır. Bu reaksiyonlar tıbbi müdahale gerektirmektedir:

Aşı yapılan yere dokunarak ve ardından vücudun başka bir yerine veya başka bir kişiye dokunarak aşı virüsünü yaymak. Genellikle gözler dahil olmak üzere cinsel organlarda veya yüzde görülür ve görmeye zarar verebilir.

Aşı bölgesine dokunduktan sonra eller sabun ve su ile yıkanmalı. Aşı bölgesinin bakım talimatları uygulanarak bu durum önlenebilir.

Çeşitli biçimler alabilen toksik veya alerjik döküntü gözlenebilir.

  1. Tehdit Eden Reaksiyonlar

Nadiren de olsa aşı bazen insanlar üzerinde ciddi yan etkiler oluşturmaktadır. Geçmişte, ilk kez aşılanan her 1 milyon kişiden 14 ila 52’sinde potansiyel olarak yaşamı tehdit eden reaksiyonlar gözlenmiştir. Bu reaksiyonlar acil tıbbi müdahale gerektirmektedir:

  • Derinin yaygın enfeksiyonunun neden olduğu ciddi döküntü (egzama aşısı olarak bilinir). Bu, egzama veya atopik dermatit gibi önceden var olan cilt rahatsızlıkları olan kişilerde gözlenmiştir. Bu komplikasyona yakalanan birçok kişi aşılanmamıştır, ancak aşı olan aile üyelerinin veya arkadaşlarının aşı bölgesinden virüs bulaştığı bildirilmiştir.
  • Aşılama bölgesi çevresinde, ilk başta bir boğa gözü gibi görünebilen ve büyük, iyileşmeyen bir yaraya (ilerleyici aşı olarak bilinir) dönüşen iltihaplı doku birikmesi. Bu genellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin başına gelmektedir.
  • Beyin iltihabı (aşı sonrası ensefalit olarak bilinir).

Zayıflamış bağışıklık sistemi veya belirli cilt rahatsızlıkları dahil olmak üzere belirli tıbbi rahatsızlıkları olan kişilerin bu reaksiyonlara sahip olma olasılığı daha yüksektir ve çiçek hastalığına maruz kalmadıkça çiçek hastalığı aşısı almamalıdır.

  1. Diğer Ciddi Yan Etkiler

Çiçek hastalığı aşısı olan birkaç kişi kalp iltihabı (miyokardit), kalp zarı iltihabı (perikardit) veya her ikisinin bir kombinasyonu (miyoperikardit) oluşmuştur.

Bazı insanların, çiçek aşısı olduktan sonra kalp ağrısı (anjina) ve kalp krizi geçirdiği gözlenmiştir. Ancak bu sorunlara çiçek aşısının mı neden olduğu yoksa tesadüfen mi oluştuğu şu an için bilinmemektedir.

Çiçek aşısı yaptırdıktan sonra göğüs ağrısı, nefes darlığı veya diğer kalp hastalığı semptomları varsa, tıbbi yardım alınmalıdır.

Kimler Aşı Olmalı?

Çiçek hastalığı dünyadan silindikten sonra, halk arasında çiçek hastalığına karşı rutin aşılama artık gerekli olmadığı için durdurulmuştur.

Çiçek hastalığı salgını yoksa, aşağıdaki durumlarda çiçek aşısı olunmalıdır:

  • Çiçek hastalığına neden olan virüs veya buna benzer diğer virüslerle çalışan laboratuvar çalışanları aşı olmalıdır.
  • Uzun süreli korumaya ihtiyaç varsa, düzenli olarak destekleyici aşı yaptırmak gerekmektedir. Çiçek hastalığından korunmak için her 3 yılda bir tekrar aşı yaptırmalıdır.

Bir çiçek hastalığı salgını olduğunda, aşağıdaki durumlarda çiçek aşısı olunmalıdır:

  • Doğrudan çiçek hastalığı virüsüne maruz kalan kişiler aşı yaptırmalıdır. (Örneğin, çiçek hastalığı olan biriyle uzun süre yüz yüze görüşmek).

 

 

Yorum ekle

Sosyal Medya Hesaplarımız